top of page

Çalışan Anne Ne Hissediyor?

  • Yazarın fotoğrafı: Gokhan Aslan
    Gokhan Aslan
  • 6 Oca 2022
  • 3 dakikada okunur

Çalışan annelerin çalıştıkları zamanı, çocuklarına veremedikleri, onun yanında olamadıkları için suçluluk duyguları yaşadıklarını,hem evle , hem işle ilgili sorumluluklar, hem de çocuğuna iyi bir anne olma isteği ile fazlaca koşturduklarını, yapılacak işlere yetişemediklerinden şikayet ettiklerini sıkça görüyoruz. Çalışan anneler, pek çok rol arasında sıkışıp kaldıklarını ifade ediyorlar.Bu duygularla başetmek için çocuklarını şımarttıkları, istediklerini aldıklarını, bazen geri kalan tüm vakitlerini onlara ayırdıklarını görüyoruz.Hele ki eş sorunları ve annenin işiyle ilgili sorunları da var ise, sorun daha da işin içinden çıkılmaz hale gelebiliyor.

Anne, izin süresi bitince çocuğumdan nasıl ayrılırım, o bensiz ne yapar, başkası ona benim gibi bakabilir mi, ben yanında olmadığım için çocuğum çok etkilenir mi gibi pekçok endişe ile başlayabiliyor işine.Burada asıl önemli olan şeyin, annenin olaylara yaklaşımı ve çocukla kurduğu ilişki şekli olduğunu özellikle vurgulamak gerekir.Anne çocuğa karşı çok korumacı ise, kaygılı bir anne ise çocuk da bu kaygıyı alacaktır.Anne sakin kalabilir ve işe dönme sürelerini kademeli olarak artırabilirse daha ideal olur, ayrıca bakımverecek kişiye anne işe başlamadan alışması da çocuğun şaşkınlık yaşamamasını sağlar.Böylelikle çocuk kendisini güvende hissedecektir.Ayrılma kaygısı olan çocuklarda anneden ayrılamama, anne giderken ağlama , sonrasında agresivite, uyum güçlükleri görülebilir.Bu tamamen anne-çocuk ilişkisi ile ilgilidir.

İlk 3 yaş anneye güvenli bağlanma açısından kritik dönemdir.Ama belirttiğim gibi sağlıklı anne-çocuk ilişkisi sürekli birlikte olmak demek değil, birlikte oldukları zaman dilimlerindeki sağlıklı ilişki demektir.Ve çocuğu değişimlere yavaş yavaş adapte etmektir.Yani anne ,çocuğu 6 aylıkken işe dönecekse, bakımverecek kişiye bir bağlanma oluşması için daha erken dönemde aynı ortamda bulunmalıdır.Ve kendi stres yönetimini başarabiliyor olması gereklidir.Bu dönemde annede depresyon gelişebilmektedir.Bu konuda bir uzman yardımı almak anneyi rahatlatacaktır.

Çocuğa işe gidildiği nasıl anlatılır?

Bu zaman gelmeden önce anne, çocuktan kısa sürelerde ayrılmalıdır, örneğin anneanneye bırakmak gibi.Çocuk çok küçükse bu şekilde alıştırılmalı,işe gidiyorum, ama geleceğim demeli, daha büyükse sözlü olarak da bunu anlatmak yeterlidir.Bu noktaya kadar süreç sağlıklı işlediyse zaten sorun çıkmayacaktır.Sorun çıkıyorsa da hatalı tutumlar sözkonusudur.Çocuğun büyümesi ve gelişiminden sadece anne sorumlu değildir.Anne ve baba birarada , 1. derecede sorumludur.Bu nedenle anne kadar babanın da çocuğa yaklaşımı,tutumları ve anne babanın eş ilişkileri de son derecede önemlidir.

Anne ve baba çocukla ilgili işbölümü yapmalıdır.Sorun varsa eşler aralarında konuşup, karşılıklı beklentiler ifade edilmelidir.

Anne nasıl düşünmeli ve davranmalı?

Olumlu ve gerçekçi düşünerek”.Önemli olan benim çocuğuma doğru davranmam.İyi bir anne olmam hep çocuğumun yanında olmam değil, ona karşı davranışlarıma bağlı “düşüncesini benimseyerek. Anne bu konuda zorlanıyorsa yardım istemeli ve yardım almalıdır. Farklı yaklaşımlar var mı, anne kaygılı mı, ya da anne,herşeye yetişme çabasının içinde gerçekten çocuğu duygusal olarak ihmal ediyor mu, bunları araştırıp çözüm bulmak gerekli, akşamları çocukla geçirilen birebir aktif zaman dilimleri, oyun oynamak, sohbet, birlikte bir aktivite yapmak gibi, özel zaman çalışmalarıdır.Anne ve baba çocuklarıyla özel zaman geçirmelidir.Çocukla kurulacak en iyi iletişim dili budur.

Suçluluk duygusu ile nasıl başetmeli?

Aslında koşulları çok zor olan ya da anksiyetesi yüksek olan anneler bu duyguyu yaşıyor.Yardım talep etmek, mükemmeliyetçi düşünmemek, bunu başaramıyorsa anne, psikoterapiden yararlanabilir.

Yanlışlar :

Çocuğa haber vermeden evden kaçmak,

Çocuğa bağırmak,sert davranmak, yargılamak ( işe gitmem lazım, sen de artık alışmalısın )

Çocuğa duygusal ,uygun olmayan açıklamalar yapmak ( ben de istemiyorum ama mecburum ,... sorunlarımız var vs... )

Eve dönüşte maddi ödüllendirmeyi fazlaca yapmak,

Çocuğun her dediğini yapmak,

Çalışan annenin aşırı sorumluluk yüklenmesi normal mi ?

Bu durum daha çok mükemmeliyetçi kişiliklerde görülüyor.Kuşkusuz hepimiz çocuklarımız için en iyisini istiyoruz, ama “herşeyin en iyisi olsun, benim çocuğum, herşeyi başarabilsin,hayatında hiçbir şey aksamasın, eksik olmasın “ düşünceleriyle yola çıktığımız zaman da çocuğumuzun kişilik gelişimini olumsuz yönde etkilemiş oluyoruz.Mükemmeliyetçi kişiler nasıl düşünür _ “ ben en iyisini yapmalıyım, hata yaparsam rezil olurum, insanların beni beğenmesi, beni onaylaması çok önemli, başarılı olmalıyım, herşeyin en iyisini yapmalıyım”.Böyle düşünen bir kişi, herşeyi kontrol altında tutmalı, tüm riskleri kontrol etmelidir ki, sonuç başarısız olmasın.Kişi, bu düşüncelerle hedefe ulaşmak için, hem kendi becerisini ortaya koyacak, hem olağanüstü bir çaba sarfedecek, hem hata yapmayacak, hem de tüm süreçleri kontrol çabasına gireceği için, korkunç bir enerji sarfetmesi gerekecektir.Anksiyete, kaygı , duruma eşlik edecektir.


Uzman Psikolog Aynur SAYIM

 
 
 

Yorumlar


bottom of page